FIKRA NASIL YAZILIR?

Fıkranın birden çok anlamı var. Yazımız konusu fıkra, kısa ve özlü anlatımı olan nükteli, güldürücü öykülerdir. Hatta bu şekilde olaylar, ismi belli kişilerin hatıratı olduğunda anekdot diye adlandırılır.

Fıkra, sohbetlerin gülen yüzüdür. Anlatıma kolaylık ve neşe verir. Çoğu zaman kıssadan hisse şeklinde de anlatılır. Fıkraların insanlar üzerinde psikoterapik etkisi de vardır.

Fıkra anlatımı, insanları iletişime açık hale de getirir.

Sohbetlerin tadı tuzu olan fıkranın yazılması da incelik ve zekâ gerektirir. Günümüzde özgün fıkra pek yazılmamakta, genellikle eski fıkralar yeni olaylara uyarlanmaktadır. Oysa özgün fıkraların yazılmasına ciddî ihtiyaç vardır. Burada ben bazı ipuçları vererek bu konuda yeteneği olanlara bir pencere açmak istiyorum.

Fıkra yazmada iki yöntemi kullanmak mümkündür. Birincisi derleme fıkralar. İkincisi kurgusal fıkralar.

Derleme fıkralar yazmak isteyen kişinin çok iyi bir gözlemci olması gerek. Yanında not defterini her zaman taşıması ve not alması gerekir. Not alırken fıkra, hayatın içinden doğaçlama şeklinde mi ortaya çıkıyor, yoksa bir naklen mi anlatılıyor, buna dikkat etmek önemlidir.

Ayrıca fıkradaki vurucu final cümlenin kısa ve öz olması fıkranın etkisini artıracaktır.

Fıkra, mümkün olduğunca kısa olmalıdır. Uzattıkça tadı kaçar.

Fıkranın içinde anlatılmak istenen evrensel bir gerçek varsa bu özellik fıkraya ölümsüzlük kazandırır. Tıpkı Nasrettin Hoca fıkraları gibi.

Sadece gülme amaçlı, düşündürücülüğü olmayan ve bizi zihinsel tuzağa düşürerek gülmemizi sağlayan absürd fıkraların ise zamana karşı direnci yoktur. Saman alevi gibi parlar ve sönerler.

Derlemeci, zamana bir çivi çakmak istiyorsa mutlaka fıkranın içinde anlamlı bir felsefe olmasına dikkat etmelidir.

Kurgusal fıkra yazımına gelince, öncelikle dağarcıkta çok fıkra örnekleri bulunmalıdır. Bu durum yeni fıkra üretiminde yöntem kolaylığı sağlar.

Yazılacak fıkrada, öncelikle ele alınan olaydaki aksayan yönler, tezatlar, çelişkiler tespit edilmelidir. Fıkra bu olgular abartarak üretilir. Her şeyin normal olduğu bir konuda fıkra üretmek zordur. Üretilse bile insanlar üzerinde kalıcı etkide bırakmaz.

Bilindiği gibi fıkra iki bölümden oluşur. Hazırlık ve vuruş. İlk bölümde zihin bir istikamete yönlendirilir. İkinci bölümde zihnin tahmin edemediği bir nokta zihnin önüne konur. Zihin burada beklemediği bir boşluğa düşer. Bir sinir boşalmasıyla gülmeye başlarız.

Fıkra, hazırlık bölümünde zihni iyi yönlendirmesi ve final cümlesiyle de ters köşeye yatırmalıdır. Bu bağlamda fıkra yazarının psikoloji bilmesi yazdığı fıkrayı güçlendirir.

Fıkrada düşündürmek esastır. Onun için fıkra yazan kişinin iyi felsefe bilmesi, fıkralardaki kaliteyi artıracaktır. Feylesofların aynı zamanda nüktedan olması boşuna değildir.

7390 Toplam Görüntüleme 1 Bugün

Durdu GÜNEŞ

1962 Kahramanmaraş Elbistan doğumlu. Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunu. Kamuda sırasıyla Çevre Sağlığı Teknisyenliği, Ruhsat İşleri Şefliği, Sosyal bilgiler Öğretmenliği, Avukatlık, Hukuk Müşavirliği, I. Hukuk Müşavirliği, Genel Müdür yardımcılığı görevlerinde bulundu. Türk Hukuk Dergisi Genel Yayın Kurulu Başkanlığı, İdarecinin Sesi ile Hukuk ve Demokrasi Dergisi yayın kurulu üyeliği yaptı. Kişisel gelişim ve mizah ağırlıklı kitapları bulunmaktadır. Yazıları ve şiirleri çeşitli dergilerde yayınlanmaktadır.

Bunları da sevebilirsiniz

FIKRA NASIL YAZILIR?” için bir yorum

  1. Banada bir fıkra yazarmısınız bilindik olmasın hocam anlar edebiyat sorumluluğu için yardımcı olursanız sevinirim

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir