Uyumadan önce günün yorumunu hayalen tavana bakarak uygulayanlara müjde; Artık yeni binyıla girildi ve düşünecek çok olaylı bir yaşama kucak açtık. Sosyetemiz nam-ı diğer High Society, mide kültürünü milenyum çarkıyla geliştirirken , biz ise çenemizi yormakla meşgul olacağız yine. En güzel anlarımızı yine kambur yataklarımıza serdiğimiz elektrikli battaniyenin sıcaklığında tadacağız. Kırılan hayallerimizi, solan ümitlerimizi, yılların ezemediği ve sabahın tazeliğini çağrıştıran masum çehrelerimizi geremeyeceğiz. Ben bunları düşünürken, çayım soğudu. Zaten bu düşüncelerimin devamı gelmeksizin gayri ihtiyari kesiliverdi. Hayatın devamında beynim yılbaşlarına kayıverdi yine. Ama bu sefer muzip takılacağız
Efendim, biz insanlar Noel Baba hakkında zoraki bilgilendirilirken, Diyarbakır semalarından bi- haber kaldık. Zira yılbaşı gecesi memleketin mümtaz köpekleri bir heyet-i temsiliyye teşkil eylemişler. Toplantı yeri olarak Şehitlik semtindeki Eğitim Fakültesi bahçesini seçen heyetin toplanma gerekçesi, beyaz et ihtiyacı. Yıllardır kasaplar önünde çile çekmeye alışan sokak köpekleri Ofis semtinde yeni bir mekan tespit etmişler. Alınan karar sonucu günlerce haylaz bir köpek Ofisteki balıkçı dükkanlarını takibe almış. Yılbaşı gecesi araştırma raporları okundu ve yetişkin köpekler bu dükkanlara baskın planı geliştirdi. Hiçbir şekilde basın ve kedi camiasına bu bilgiler sızmasın diye it yemini edildi.
Olayı bilmemin sebebi, baskın gecesi, basılan dükkanlara komşu oluşumdur. Hüşyar olduğum için, sokaktan gelen havlama sesleri ile uyandığımda saat gece 03.00 civarıydı. her zamankinden farklı tarzda köpek havlamaları dikkatimi çekti. Pencereden aşağıya, olay mahalline baktığımda müthiş bir manzarayla karşı karşıya kaldım.
Alışılmadık olaylar hep umulmadık zamanlarda bulur bizi. Sabah erken uyanıp gömleklerimi ütülemem gerektiğini hatırladım ancak bu olay sayesinde uyanmıştım. Dışarıda köpekler balıkçı dükkanına saldırmış, nöbet tutan genç bir çocuk da eline geçirdiği sopa ile can havliyle köpekleri kovalıyordu. Aslında yerde yatan bir iki köpek çocuğun, köpekleri sadece kovalamadığını hatta iyice dövdüğünü gösteriyordu. Zaten köpeklerin sırtlarına inen sopa seslerine ve 5-10 çapulcu köpeğin havlamalarına tüm mahalle uyandı. Köpekler bu gece, herkesin eğlenceye dalacağını ve balıkçı dükkanını toy bir çocuğun koruyacağını biliyorlardı ve bu geceyi özellikle seçmişlerdi
Kurnazca planlarını uygularlarken polis noktalarını nasıl aşabildiklerine hayret ettim. Ayrıca vejetaryen üyelerin çorbada tuzumuz olsun diyerek bu menfur saldırıda rol almalarına da şaşırdım doğrusu. Dükkan yağmalamayı kafasına koyan bu gece eşkıyalarının mahalle sakinlerine ve balıkçı dükkanına verdikleri zarar göz önünde tutulacak olursa ne kadar topluma zararlı ve görgüsüzce bir eylem içinde oldukları ortaya çıkacaktır.
Daha önce böyle bir olayla karşılaşmadım ama, muhitimizin potansiyel muharebe alanı olması nedeniyle ilkini az hasarla kapattık sayılır.
Ben asıl karpuz mevsimi köşedeki manavın halini düşünüyorum da.
Nedense son zamanlarda gecenin ilerleyen saatlerinde “Mööö” sesleri duyar oldum. Benden söylemesi, gece yarısından sonra tetikte olun derim.
Ofis Gevran caddesi sakinlerine duyurulur: Büyükbaş hayvanların gece mesaileri, milenyumda da bizi sıcak yataklarımızdan daha çok uyandıracak gibime geliyor, demedi demeyin.
